Kıl dönmesi, hastaların sosyal yaşamını olumsuz anlamda etkileyen bir rahatsızlıktır. Tıbbi adı Pilonidal Sinüs’tür. Genellikle 30 yaş altı erkeklerde kuyruk sokumu bölgesinde gözlemlenmektedir. Ancak elbette vücudun farklı yerlerinde de bu rahatsızlık ortaya çıkabilir.
Kıl dönmesi rahatsızlığını cildin altında oluşan kıl yuvası olarak tarif edebiliriz. Kıl ucunun cildin yüzeyine çıkmaması sonucunda deri altında büyümeye başlaması ile ortaya çıkar. Deri altında oluşan büyüme ile de iltihaplanma durumu ortaya çıkar. Genellikle de bu aşamada hastalar doktora başvurur ve bu rahatsızlığın tedavi edilmesine başlanır.
Kıl dönmesi genellikle oturarak çalışan kişilerde sıklıkla görülür. Bankacı, şoför, öğrenci, ofis çalışanı gibi meslek gruplarının yanı sıra bisiklet sporcuları, motor kullananlar da bu rahatsızlığa yatkındır. Bunun yanı sıra deri katmanının kalın olması, hijyenik açıdan kötü bir cilt, aşırı kilo, vücudu zorlayıcı etkinliklerin sürekli olarak yapılması da kıl dönmesine sebebiyet verebilir.
Kıl dönmesi sıklıkla erkeklerde görülse de zaman zaman kadınların da bu rahatsızlığı yaşadığını görebilmekteyiz. Dolayısıyla kadınların da böyle bir rahatsızlıkla ilgili şüpheleri varsa mutlaka uzman hekime görünmeleri gerekmektedir.
Kıl dönmesi, hızlı ve sinsi ilerleyen bir rahatsızlıktır. Kıllanma düzeyinin daha çok olması sebebi ile genellikle erkeklerde, kuyruk sokumu adı verilen yerde görülür. Halk arasında kıl dönmesi adı verilen hastalık, tıp literatürüne Pilonidal Sinüs olarak geçmiştir.
Genel olarak kuyruk sokumu ve kalça dediğimiz bölgelerde görülür. Vücudun çeşitli yerlerinden dökülen ve uğradığı baskı sonucunda deri gözenekleri arasına giren kıllar, bu noktada odacık oluştururlar. Bu odacıkta büyümeye başlayan kıl zaman içerisinde tüm bölgeyi kaplar ve apse şeklinde kendisini gösterir.
Kıl dönmesi pek fazla belirti vermediği için genellikle anlaşılmaz. Ancak zaman zaman rutin doktor kontrollerinde erken dönemde teşhis edilebiliyor. Kişinin iç çamaşırında akıntı görmesi kıl dönmesinin ilk belirtisi olarak kabul edilir. Bunun yanı sıra bölgenin hassas hale gelmesi de aynı sürece denk gelir. Akıntı gelmesi kişinin ağrı ve acı duyacağı anlamına gelmiyor. Bu durum daha da ilerlerse ortaya çıkabilir. Herhangi bir şekilde tedavi edilmemesi durumunda bölgede iltihap ve bakteri oluşumunun devam edeceği ve oluşan kısımda yeşillenme ile birlikte tehlikeli bir hal alabilmesi söz konusu hale gelir. Buna ek olarak apsenin zaman içerisinde boşalması ve yeniden dolması sonucunda kötü koku da oluşmaya başlar.
Kıl Dönmesi Tedavisi
Kıl dönmesi tedavisinde geç kalınmaması oldukça önemlidir. Fakat genel olarak bu hastalık hem hızlı hem de gizli bir şekilde ilerlediği için kişiler son aşamada durumun farkına varırlar. Zaman zaman hastalığın oluştuğunu fark edip geç gelenler de olmaktadır. Bu durumu daha da kötü hale sokmaktadır. Dolayısıyla kıl dönmesi tedavisi için mutlaka uzman hekime başvuru yapmalısınız.
Kıl Dönmesi Tedavi Yöntemleri
Kıl dönmesi rahatsızlığı tespit edilen kişilerin alabileceği en etkili tedavi cerrahidir. İlaçla tedavi mümkün değildir. Ancak öncesinde bölgede oluşan enfeksiyonun yok edilmesi için antibiyotik tedavisine başlanır. Çünkü enfeksiyon varken herhangi bir müdahale söz konusu olmaz.
Kıl dönmesinde ameliyatsız yöntemler de mevcuttur. Kristalize fenol uygulaması son yıllarda sıklıkla yapılmaktadır. Lokal anestezi ile hastane ortamında uygulanan bu yöntemde hasta yatışa gerek duymadan tedavisini olur. 10 ila 15 dakika arasında süren bu işlem yaklaşık olarak 4 seansta son bulur.
Eğer çok ilerlemiş bir kıl dönmesi vakası ile karşı karşıya kalındıysa bu durumda ameliyat gerekmektedir. Kıl dönmesi ameliyatı özenli bir şekilde yapılmalıdır. Bölgede kalacak en ufak kıl bile yeniden gelişerek hastanın yaşamını olumsuz yönde etkileyebilir. Ameliyat sonrasında iyileşme süreci 6 ila 8 haftayı bulur ve bu noktada hasta doktorun tavsiyelerine harfiyen uymak zorundadır.
İstanbul Kıl Dönmesi Tedavisi
İstanbul kıl dönmesi tedavisi için gelişmiş imkanlara sahiptir. Türkiye’nin en büyük kenti olması dolayısıyla birçok özel ve devlet hastanesinde kıl dönmesi ameliyatı başarılı bir şekilde uygulanmaktadır.
Kıl dönmesi kendiliğinden geçer mi?
Kıl dönmesi rahatsızlığı kesinlikle kendiliğinden geçmez. Halk arasında böyle bir inanış olsa da mutlaka doktor muayenesi sonrasında gerekli tedaviye başlanması gerekmektedir. Eğer bu yönteme başvurmaz, kendiliğinden geçmesini beklerseniz kıl, içeride daha çok büyüyerek bölgede yayılacaktır. Bu da tedavi şartlarını zorlayarak, kişinin yaşama dönmesini zorlaştıracaktır. Ayrıca kılın içeride büyümeye devam etmesiyle birlikte sosyal yaşam da olumsuz yönden etkilenir. Bu bağlamda kıl dönmesi şüpheniz varsa doktorunuza başvurun ve gerekli tedaviye bir an önce başlayın.
Kıl dönmesi için hangi doktora gidilir?
Kıl dönmesi belirtileri ile ilgili şüpheniz varsa genel cerrahi polikliniğinde görev yapan uzman doktora görünmelisiniz. Hastalığın tanısı konurken doktor baktığı bölgede toplu iğne büyüklüğünde gözle görülen deliklerin oluşumuna dikkat eder. Cilt, bu belirtileri gösteriyorsa kıl dönmesi tanısı genel cerrah tarafından konulabilir.
Kıl dönmesinin bitkisel tedavisi mümkün mü?
Kıl dönmesi konusunda birçok noktada bitkisel tedavi yöntemi olduğu söylenmektedir. Ancak böyle bir tedavinin bilimsel olarak herhangi bir kanıtı bulunmamaktadır. Dolayısıyla kıl dönmesinde mutlaka modern tıbbın imkanlarından yararlanmak gerekiyor. İnternette ve televizyonlarda görülen tariflerin herhangi birisinde kıl dönmesini tedavi edecek bir etken madde bulunmuyor. Bu anlamda mutlaka doktor gözetiminde ameliyatlı ya da ameliyatsız tedavi yöntemlerinden birisi ile bu hastalığı yenmeliyiz.
Kıl dönmesi ameliyatsız tedavi edilir mi?
Kıl dönmesi rahatsızlığı ameliyatla tedavi edilebildiği gibi ameliyatsız şekilde de sonlandırılabilir. Dolayısıyla ameliyat tek seçenek değildir. Ameliyatsız yöntemde lokal anestezi uygulanarak, kılların girdiği delikler genişletilir ve buradan kıl ve kist boşaltılır. Açılan deliğe kristalize fenol, gümüş nitrat gibi maddeler kullanılır. Böylece kist duvarı tamamen eritilmiş olur. Operasyon gerektirmeyen kıl dönmesi tedavisinde hastalar aynı gün hastaneden taburcu edilirler. Kıl dönmesinin ameliyatsız tedavilerinden en çok tercih edileni komplikasyon gelişme ihtimali en az ve iyileşme süreci en hızlı olan lazerle kıl dönmesi tedavisi yöntemidir.
Genel olarak 30 yaş altındaki kişilerde görülen kıl dönmesi, tıp dilinde pilonidal sinüs olarak bilinmektedir. Bu rahatsızlığın tedavisinde yalnızca cerrahi yöntemler kullanılmaktadır.
Kıl dönmesi genel olarak erkeklerde görülmektedir. Bunun temel sebeplerinden birisi kadınlara göre daha fazla tüylü vücut yapısına sahip olunmasıdır. Hastalık da bu tüylerin belirli bölgelere dökülmesi ile ortaya çıkmaktadır. Özellikle oturarak çalışan kişilerde kalça bölgesinde ortaya çıkar. Bu bölgede hızla büyüyebilecek alan bulan kıl dönmesi genellikle rahatsızlığın son evresinde kendisini belli eder.
Kıl dönmesi tedavisi için öncelikle hangi evrede olduğuna bakılır. Bu aşamada ilk evre içerisinde olan hastalıklarda çoğunlukla ameliyat yapılmazken, son aşamada olan ve bölgeyi saran kıl büyümelerinde cerrahi operasyon kaçınılmaz olarak gerçekleşir.
Kıl dönmesi ameliyatı yapılacaksa doktor son derece hassas bir şekilde hareket etmelidir. Eğer kıl tüm bölgeyi sarmışsa dokunun çıkartılarak tüm bağlantının kopartılması veya sona erdirilmesi söz konusu olabilir. Tedavi süreci ve sonrasında ise kişiler mutlaka dikkatli olmalı ve bölgenin bakımlarını eksik etmeden tamamlamalıdır.
Kıl dönmesi nerelerde olur?
Kıl dönmesi genellikle kuyruk sokumu olarak tabir edilen bölgede gerçekleşir. Bunun yanı sıra sırt, ense, saç derisi gibi yerlerde de görülür. Dökülen kılların deri gözenekleri ya da boşlukları içerisinden derinin altına girmesi ile hastalık başlamış olur.
Kıl dönmesi tehlikeleri nelerdir?
Kıl dönmesi sinsi ilerleyen oldukça tehlikeli bir rahatsızlıktır. Bu açıdan bakıldığında tedavisinin de geciktirilmemesi gerekmektedir. Çoğunlukla kuyruk sokumu gibi yumuşak bir bölgede ortaya çıkan hastalığın tedavisine geç kalınması halinde ilerleme fırsatı veriliyor. Bu nedenle kesi yapılacak ve belki de vücuttan ayrılacak alan genişliyor. Buna ek olarak ağrı, apse ve başka komplikasyonları da beraberinde getiriyor. Bu da kişinin yaşam kalitesinin olumsuz yönde etkilenmesi anlamına geliyor. Kıl dönmesi tehlikelerini şu şekilde sıralayabiliriz:
- Kaşıntı seviyesinin artması
- Apsenin giderek artması ve buna bağlı olarak kokunun da gelişmesi
- Bölgeye gelen yeni kılların gelmesi sonucunda tekrar etmesi
- Kronikleşerek sorunların büyümesi ve ağrıların artması
Kadınlarda Kıl Dönmesi
Kıl dönmesi her ne kadar genel olarak erkek hastalarda gözlense de kadınların da zaman zaman bu problemle karşılaştığını söyleyebiliriz. Göğüs ve karın bölgelerinde yine benzer sebepler ışığında kıl dönmesi konusunda sorunlar yaşanabilir. Kuaför mesleğini icra eden kadınların ayaklarında sıklıkla kıl dönmesi rahatsızlığı ile karşılaşılmaktadır. Bu nedenle mesleği yapan kişilerin sürekli olarak ayaklarını koruması gerekmektedir.
Erkeklerde Kıl Dönmesi
Erkeklerde kıl dönmesi kadınlara oranla 4 kat daha fazladır. Çoğunlukla yukarıda bahsettiğimiz üzere kuyruk sokumu bölgesinde ve kalçada gerçekleşebilir. Her ne kadar 30 yaş ve daha küçük kişilerde oluştuğu bilinse de bu yaş üzerinde de kıl dönmesi rahatsızlığı görüldüğü bilinmektedir. Bu sebeple mutlaka her yaşta hastalığa karşı dikkatli olmalıyız.
İstanbul / Güneşli
Özel Kaş Tıp Merkezi’nde
Lazerle Kıl Dönmesi Tedavisi
Aynı Gün Çözüm
Tüm Anorektal Hastalıklarınızı Başarıyla Tedavi Ediyoruz !
Formu Doldurun, Biz Sizi Arayalım !
* Verdiğiniz kişisel veri ve iletişim bilgileriniz, Kaş Sağlık Hizmet ve Ürünleri Kimya San. Tic. Ltd. Şti (Kaş Tıp Merkezi) tarafından Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında kayıt altına alınır, işlenir ve muhafaza edilir. Detaylı bilgi için kişisel verilerin korunması ve işlenmesi politikamızı* ve aydınlatma metnini* okuyabilirsiniz.
Kıl Dönmesi (Pilonidal Sinüs)
Kıl dönmesi hastalığı, vücudumuzdan dökülen kılların kuyruk sokumu bölgesinden deri altına girmesi ve burada sıvı veya irinle dolarak apse oluşturması sonucu ortaya çıkmaktadır. Şiddetli ağrıya, akıntıya ve kötü kokuya sebep olabilir. Kıl dönmesi (pilonidal sinüs) hastalığının belirtileri bazen ortaya çıkıp sonra kaybolduğunda, hastalar bu hastalığın tedavisini erteleyebilmektedir. Ancak kıl dönmesi hastalığı ertelendikçe ilerleyebilen ve ilerledikçe tedavisi zorlaşan bir hastalıktır. Dolayısıyla teşhis konulduktan sonra ertelemeden tedaviye geçilmesi önemlidir.
Lazerle Kıl Dönmesi Tedavisi
Tedavi genel anestezi altında veya spinal anestezi kullanılarak yapılabilir. Pilonidal sinüs tedavisinde, çok çeşitli tedavi yöntemleri olmakta birlikte uygun hastalarda lazer yöntemi uygulanmakta ve tercih edilmektedir. Lazer tedavisinin en büyük avantajı sağlıklı dokunun zarar görmemesidir. Lazer yönteminde iki adet kanal açılarak hastalığın bulunduğu bölgeye lazer ışınları gönderilir ve kıl dönmesinin bulunduğu doku içeride yok edilir. Bu yöntemle yapılan operasyonlarda onlarca dikişe ve uzun iyileşme süreçlerine ihtiyaç duyulmamaktadır. Lazerle kıl dönmesi tedavisinin bir diğer avantajı ise nüks oranının diğer yöntemlere göre çok daha düşük olmasıdır. Tedavi 10-15 dakika sürer.