EEG (Elektroensefalografi)
EEG (elektroensefalografi) beyindeki sinir hücrelerinin elektriksel faliyetlerinin hastanın saçlı derisine yapıştırılan alıcılar (elektrotlar )aracılığı ile algılanması ve bilgisayarlar aracılığı ile voltajının yükseltilerek dalgasal titreşimler tarzında kaydedilmesi ve görünür hale getirilmesidir .
İlk defa Almanya da bir bilim adamı tarafından keşif edilmiştir. EEG özellikle şuuru ilgilendiren bozukluklarla seyreden hastalıklarda tanı ve tedavinin izlenmesinde günümüzde hala önemini korumaktadır. Bu bozuklukların başında (sara) ve diğer şuur kayıpları gelir .
EEG tetkiki yapılmadan hastalara teşhis koymak ve dolayısı ile doğru ve akılcı bir tedaviye başlamak mümkün değildir. Hastaya hiçbir şekilde dışarıdan elektrik yada başka birşey verilmez, aksine hastanın beyin hücrelerinin ürettiği elektrik kaydedilmeye çalışılır .
EEG nin karar koydurucu, yeterli bilgi vermediği hallerde UYKU EEG si sine başvurulmalıdır . (uyku eeg )si sonuçları kesindir, tartışılmazdır. Bu durumda hastalar bir gece önce uykusuz bırakılarak ertesi sabah laboratuvar da doğal uykularına sevk edilir yada zararsız bazı ilaçlarla kısa süreli bir uyku sağlanır. Uykuda geçirilecek 1-2 saatlik süre hastanın beyinsel faaliyetinin bütün çıplaklığı ile ortaya konması için yeterlidir . Öte yandan EEG merkezi sinir sisteminin ilerleyici olan yada olmayan diğer hastalıklarında da oldukça güvenli ve bilgi verici bir araştırma yöntemidir.
Örneğin : gelişimsel bozukluğu olan çoçuklar, Alzheimer hastalığı ve diğer tüm bunamalar ile madde bağımlılığı gibi durumlarda gerek teşhis konmasında, gerek rahatsızlığın hangi evrede olduğunun saptanmasında ve gerekse tedavinin izlenmesinde oldukça değerli bilgiler verir.
EEG nasıl çekilir?
Sakin uyanıklık durumunda, gevşek bir halde, gözler kapalı ve yarı oturur şekilde çekilen rutin EEG hastaya hiç bir rahatsızlık vermeyen basit bir yöntemdir ve genellikle 10-15 dakika sürer. Bu süre içerisinde elektriksel faaliyetteki normalden sapmaların, eğer varsa, daha kolay ortaya çıkmaları amacı ile aktivasyon yöntemlerine başvurulur. 2 adet aktivasyon yöntemi rutin EEG tetkikine dahildir .
Bunlardan ilki hiperventilasyon yada zorlu solunum yöntemidir ki; bu sırada hasta derin nefes alıp vermektedir .
Bir diğer yöntem ise gözler açık ve belli aralıklarla yanıp sönen ışık karşısında EEG çekiminin bir kaç dakikasını geçirmek tarzındadır . Özellikle bazı sara nöbetlerine özgü anormal elektriksel boşalımlar için bu yöntem çoğu zaman teşhis koydurucudur .
Bir diğer aktivasyon yöntemi de doğal uykunun kendisidir. Uyku halinde rutin EEG çekiliyor olması konu ile uğraşanlar için altın standarttır denebilir. Bu EEG çekimi biraz daha uzun süren ve yatakta uyuyan hastanın tetkikini kapsayan farklı bir düzenektir. Dolayısı ile de 1-1.5 saatlik bir süreyi kapsar. Ancak bu yöntemin sonuçları tartışılamaz. % 100 kesindir. Diğer bir deyişle hastanın beyninin elektriksel faaliyetinde bozukluk ya vardır yada yoktur .
EEG tetkiki görüldüğü gibi hastaların tüm yaşamlarını etkileyecek tanıların konmasında hekime büyük kolaylıklar sağlayan ve tedavinin başarısında büyük katkıları olan bir laboratuvar yöntemidir.