Uyku, kişinin hem fiziksel hem de ruhsal olarak sağlıklı bir birey olması için oldukça önemlidir. Ancak uyumakta zorlandığımızda ya da yeterli olacak kadar uyumamıza rağmen yorgun kalktığımızda mutlaka bu işin uzmanına gidip uyku testi yaptırmamız gerekiyor.
Uyku testleri, uyku sorunlarınızın doğasına bağlı olarak bir uyku laboratuvarında veya kendi evinizin rahatlığında yapılabilir. Bir uyku laboratuvarında, uyku düzeniniz, beyin dalgalarınız, solunumunuz ve kalp atış hızınız hakkında verileri kaydedecek olan bir uyku uzmanları ekibi tarafından bir gece boyunca izlenirsiniz. Bir uyku testinden toplanan bilgiler, sağlık uzmanınızın uyku apnesi, narkolepsi, huzursuz bacak sendromu ve uykusuzluk gibi çeşitli uyku bozukluklarını teşhis etmesine ve tedavi etmesine yardımcı olabilir.
Uyku Apnesi Hastaları Nasıl Beslenmeli?
Uyku apnesi, bir kişinin uyku sırasında nefesinin kesildiği ve kişinin kalitesiz bir uyku çekmesine yol açan ciddi bir rahatsızlıktır. Uyku apnesi sorunu ile karşılaşan kişiler yediğine ve içtiğine de mutlaka dikkat etmelidir. Bu kapsamda:
- Büyük öğünleri azaltmalı: Büyük öğünler şişkinliğe ve rahatsızlığa neden olabilir ve bu da uyku apnesi semptomlarını şiddetlendirebilir. Bunun için az ve sık yemek daha doğru olacaktır.
- Diyete uyulmalı: Uyku apnesi sorunu ile uğraşan kişiler diyetlerine uymalıdır. Alkol, kafein, baharatlı ve yağlı gıdalardan uzak durmalıdır.
- Sağlıklı kilo verme: Uyku apnesi problemi yaşayan kişiler genellikle kilosu fazla olan bireyler olduğu için sağlıklı bir şekilde kilo vermek etkiyi azaltabilir.
- Bol su tüketilmeli: Dehidrasyon uyku apnesi semptomlarını kötüleştirebilir, bu nedenle hastaların gün boyunca bol su içtiğinden emin olun.
- Düşük karbonhidratlı bir diyet: Bazı çalışmalar, düşük karbonhidratlı bir diyetin uyku apnesi semptomlarını iyileştirebileceğini göstermiştir.
Beslenmenin Uyku Üzerindeki Etkileri Nelerdir?
Yediğimiz yiyecekler, uyku kalitemiz de dahil olmak üzere genel sağlığımız üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Doğru beslenme uyku kalitesini artırabilirken, zayıf beslenme uykunun bozulmasına ve diğer uyku ile ilgili bozukluklara yol açabilir. Beslenmenin uyku üzerindeki etkilerini şu şekilde sıralayabiliriz:
Kiraz, muz ve fındık tüketimi ile melatonin üretimi
Uyku getiren tripofan ve magnezyum içeren besinlerin tüketimi
Kafein ve şeker azaltılması ile uyku kalitesinin artması
Kilo verilmesi ile apne riskinin en aza indirilmesi
Uyku Apnesi Olanlar Ne Yemeli?
Uyku apnesi olanlar doğru beslenme ile süreci atlatabilir ya da sorunu azaltabilir. Bu yiyecekler arasında:
- Yüksek lifli yiyecekler (Kepekli tahıllar, meyveler ve sebzeler)
- Protein içerikli gıdalar (et, balık vb.)
- Magnezyum açısından zengin besinler (kabuklu yemişler, tohumlar)
- Potasyumdan zengin besinler (muz, avokado ve yapraklı yeşillikler)
- Antioksidan açısından zengin gıdalar (Böğürtlen ve bitter çikolata)
Uyku Apnesi Olanlar Ne Yememeli?
Uyku apnesi sorunu ile uğraşan kişilerin asla tüketmemesi gerekenler arasında şunlar bulunmaktadır:
- Yağlı ve kızarmış yiyecekler
- Baharatlı yiyecekler
- Kafein
- Alkol
- Yüksek şekerli yiyecekler
UYKU TESTİ
(POLİSOMNOGRAFİ)
Uyku testi (Polisomnografi) nedir?
Polisomnografi olarak da adlandırılan uyku testi, horlama ve uyku apne sendromu gibi uyku bozukluklarının kesin tanısı için kullanılan yöntemdir. Bu test, hastanın gece boyunca uyurken vücudunun muhtelif yerlerine yerleştirilen sensörler ile izlenmesi ile yapılmaktadır. Kullanılan sensörlerin hassasiyeti ve sensör sayısı ne kadar fazla olursa, hastalığın boyutları hakkında o kadar fazla bilgi edinilebilmektedir.
Uyku laboratuvarında yapılan bu test sonucunda, uyku sırasında yaşanan solunum durmalarının sayısı ve süresi, bununla birlikte ortaya çıkan oksijen azalmasının düzeyi, kalp atışında yaşanan düzensizlikler tespit edilerek, uykunun bu problemlerden ne derece etkilendiği ortaya konulur. Bu test sırasında elde edilen kapsamlı bulgular sayesinde, hastalığın şiddetinin belirlenmesi ve tedavi planlanması oldukça kolaylaşmaktadır.
Polisomnografi: Uyku Testi
Hastalara “bir gece hastanede yatmanız, uykunuzu izlememiz gerekiyor” dendiğinde %90’ı “ben uyuyamam” cevabını vermektedir. Ancak binlerce hastaya her gece yapılan uyku testi sırasında hastalar evlerinde uyuduklarına benzer bir uyku uyurlar. Hatta bazıları evlerinden bile daha rahat uyuduklarını söylerler. Test öncesinde yaşanan bu uyuyamama endişesi hastaların hekime başvurmalarını ve tedavilerini geciktirmektedir.
EEG (Elektroensefalografi) & EMG (Elektromiyografi)
EEG (Elektroensefalografi) : EEG (elektroensefalografi) beyindeki sinir hücrelerinin elektriksel faaliyetlerinin hastanın saçlı derisine yapıştırılan alıcılar (elektrotlar) aracılığı ile algılanması ve bilgisayarlar aracılığı ile voltajının yükseltilerek dalgasal titreşimler tarzında kaydedilmesi ve görünür hale getirilmesidir. Sakin uyanıklık durumunda, gevşek bir halde, gözler kapalı ve yarı oturur şekilde çekilen rutin EEG hastaya hiç bir rahatsızlık vermeyen basit bir yöntemdir ve genellikle 10-15 dakika sürer. EEG merkezi sinir sisteminin ilerleyici olan yada olmayan diğer hastalıklarında da oldukça güvenli ve bilgi verici bir araştırma yöntemidir.
EMG (Elektromiyografi) : Her ne kadar bu tetkikin adı EMG, yani elektromiyografi ise de aslında iki bölümden oluşmaktadır: 1. Elektronörografi (ENG), 2. Elektromiyografi (EMG). Bu nedenle her iki aşamayı da kapsayabilmesi amacı ile söz konusu laboratuvar yöntemine (ENMG) (elektronöromiyografi ) demek daha doğru olacaktır. Amaç belli sinirlerin belli noktalardan geçmesi esas alınarak, özel bölgelere düşük voltajlı elektriksel uyaran verilerek, sinir lifinin türüne göre motor yâda duyusal elektriksel yanıtlar elde etmek ve bunları kayıtlamak esasına dayanır. İkinci bölümde amaçlanan ise belli çizgili kaslara özel elektrotlar uygulanarak, hem o kasın hem de o kasa gelen sinirin ve bu sinirle söz konusu kas lifleri arasındaki bileşke bölgelerinin işleyişi ve bu işleyişin normalde sapmaları hakkında bilgi sahibi olmaktır. Yöntem hastaların özelliklerine göre 20 ile 30 dakika arasında bir süre alır.