Anal fissür, anüs çevresindeki dokuların yırtılmasıyla ortaya çıkan ağrılı bir durumdur. Anal fissür genellikle kabızlık, ishal, aşırı zorlanma veya doğum gibi durumlar sonrası oluşur.

Tedavi, semptomları hafifletmek ve iyileşmeyi hızlandırmak için çeşitli yöntemler ile gerçekleştirilebilir. Bol lifli besinler tüketmek, yeterince su içmek ve düzenli egzersiz yapmak bu süreçte yardımcı olabilir. Ayrıca, anal bölgeyi temizlemek için ılımlı suyla yapılan oturma banyoları da önerilir.

Lateral İnternal Sfinkterotomi Nedir?

Lateral İnternal Sfinkterotomi (LIS), anal fissür tedavisi için uygulanan cerrahi bir müdahaledir. Bu prosedür, anüs çevresindeki kas yapısının bir kısmının cerrahi olarak kesilmesi ile gerçekleştirilir. Genellikle kronikleşmiş anal fissürlerin tedavisinde tercih edilen bir yöntemdir. Anal sfinkter kaslarındaki spazmın neden olduğu kan akışının azalması ve yetersiz iyileşme durumlarında uygulanır.

Lateral İnternal Sfinkterotomi Nasıl Yapılır?

Operasyon öncesinde, hastanın genel sağlık durumu değerlendirilir ve gerekirse rutin tetkikler yapılır. Ardından, hastaya anestezi uygulanarak anüs bölgesi uyuşturulur. Cerrah, özel bir alet yardımıyla anüs çevresindeki iç sfinkter kasının yan taraflarında kontrollü bir kesim yapar. Bu kesim, kas spazmını azaltarak kan akışını arttırır ve fissürün iyileşme sürecini olumlu bir şekilde gerçekleşmesini sağlar.

Lateral İnternal Sfinkterotomi İyileşme Süreci Ne Kadar Sürer?

Lateral İnternal Sfinkterotomi (LIS) sonrası iyileşme süreci, bireyin genel sağlık durumu, fissürün şiddeti gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterir. Tipik olarak, hastalar genellikle ilk birkaç gün içinde belirgin bir rahatlama hissederler. Ancak, tam iyileşme süreci kişisel farklılıklara ve cerrahi müdahalenin etkilerine bağlı olarak değişebilir.

Lateral İnternal Sfinkterotomi Avantajları Nelerdir?

Lateral İnternal Sfinkterotomi, birçok avantajı bulunan anal fissür tedavi yöntemleri arasında yer almaktadır. İlk olarak, LIS minimal invaziv bir yaklaşım benimser, yani küçük kesilerle gerçekleştirilir. Bu, hastanın daha az ağrı hissetmesine ve iyileşme sürecinin hızlanmasına katkı sağlar.

LIS, kronikleşmiş anal fissür çeşitlerinin neden olduğu kas spazmlarını azaltarak, kan akışını arttırır ve iyileşmeyi teşvik eder. Bu sayede, hastalar genellikle daha hızlı bir iyileşme süreci yaşarlar. Ağrı ve rahatsızlık hissi azalır, dışkılama süreci daha konforlu hale gelir.

Lateral İnternal Sfinkterotomi Riskleri Nelerdir?

Her operasyon gibi Lateral İnternal Sfinkterotomi’nin de riskleri bulunmaktadır. Öncelikle enfeksiyon riski mevcuttur. Cerrahi bölgede enfeksiyon gelişme olasılığı minimal olmakla birlikte, hijyen kurallarına dikkat edilmesi önemlidir.

Kanama, diğer bir potansiyel risktir. Sfinkter kasının aşırı kesilmesi veya kan damarlarına zarar verilmesi durumunda kanama olabilir, ancak bu durumlar genellikle nadir görülür. Ayrıca, dışkılama kontrolünün geçici olarak bozulma riski vardır, ancak bu risk genellikle düşüktür.

LIS sonrası, nadir de olsa sfinkter kasında aşırı gevşeme (anal inkontinans) gelişebilir. Bu durum, dışkı kaçırma sorunlarına neden olabilir. Bu risk, cerrahın becerisi, hastanın genel sağlık durumu ve iyileşme sürecine uyumu gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.

Kaş Tıp Merkezi Logo

İstanbul / Güneşli
Özel Kaş Tıp Merkezi’nde

Lazerle Fissür Tedavisi
Aynı Gün Çözüm

Hemoroid – Siğil – Anal Fissür – Anal Fistül
Tüm Anorektal Hastalıklarınızı Başarıyla Tedavi Ediyoruz !
Formu Doldurun, Biz Sizi Arayalım !

    *Kişisel bilgileriniz bir defaya mahsus sizinle iletişime geçilmesi için kullanılacaktır. İzniniz dışında kimseyle paylaşılmayacak, başka hiçbir amaçla kullanılmayacaktır.

    Ameliyatsız Anal Fissür (Makat Çatlağı) Tedavisi

    Anal Fissür halk arasında Makat Çatlağı veya Makat Yırtığı olarak da bilinmektedir. Bu hastalık anal bölgede küçük yırtıklarla oluşmaya başlar ve hemoroid hastalığıyla sıkça karıştırılmaktadır. Bu yırtılmaların sebebi genellikle çok kuru ve sert dışkılardır. Bu durum dışkılama sırasında kasların aşınmasına sebep olmaktadır. Bağırsak enfeksiyonları, şiddetli çıkan ishal ve ya Ülseratif Kolit gibi hastalıklar da makat çatlağı  oluşumuna sebep olabilmektedir.

    Anal Fissür genellikle dışkılama sırasında acı ve batma hissi, makatta ağrı ve kaşıntı, kanama ve dışkılama sonrası devam eden ağrı ve yanma ile belirti verir.

    Ameliyatsız Lazerle Anal Fissür Tedavisi sayesinde, tedaviniz 5 dakikada, hijyenik ameliyathane koşullarında, dikiş olmadan yapılmaktadır. Ameliyatsız tedavi sayesinde kesi veya dikiş olmadığı için dokular zarar görmemekte, bu sayede hastalar aynı gün sosyal yaşantılarına geri dönebilmektedir.

    ANAL FİSSÜR TEDAVİSİ HAKKINDA SSS

    Anal Fissür oluşumunun en sık sebebi kabızlıktır. Sert dışkılama ve ıkınma sonucu anal bölgede travmalar oluşur ve bu fissüre neden olmaktadır. Bunun yanı sıra şiddetli çıkan ishal, ters ilişki sonucu makat kaslarının zorlanması, aşırı acı tüketimi ve ülseratif kolit gibi hastalıklar da anal fissür oluşumuna neden olabilmektedir.

    Makat çatlağında en net belirti ağrıdır. Bu ağrı dışkılama sonrası şiddetlenir. Bu ağrı dışkılama sonrası 3-4 saat devam edebilmektedir, kimi hastalarda hiç dinmeyen bir ağrı söz konusu olabilir. Yanma da bir diğer anal fissür belirtisidir. Dışkılama sonrası fissürün yırtılmasıyla kanamalar ortaya çıkabilmektedir. Bu kanamalar damla şeklinde veya tuvalet kağıdına bulaşan ince çizgiler şeklinde görülebilmektedir.

    Ağrısız bir işlem olduğundan dolayı ameliyat esnasında narkoz uygulanmasına gerek duyulmaz. Ancak hastanın konforu açısından lokal anestezi, spinal anestezi veya genel anestezi uygulanabilmektedir.

    Lazer tedavisi yaklaşık olarak 5-10 dakika arasında süren bir işlemdir. Kısa süreli operasyon sonrası hastalık tamamen tedavi edilir.

    Lazerle yapılan fissür tedavisinin ardından kanama ya hiç olmamakta ya da çok az miktarda olmaktadır.

    Lazerle Fissür Tedavisinde neşter gibi herhangi bir kesici alet kullanılmadığından kaslar zarar görmez. Bu nedenle dışkı ve gaz tutmada problem yaşanmaz.

    Lazerle Fissür Tedavisinde geniş doku çıkarımı olmadığı için makat darlığı gibi problemler gelişmez.

    Operasyonun ardından ağrı ve kanama olmadığından hasta aynı gün taburcu edilebilmektedir.

    Tedavi sonrası ağrı olmadığı için hasta aynı gün veya operasyondan bir gün sonra normal yaşantısına geri dönebilmektedir.

    • Çoğu işlemde hastaya narkoz verilmesine gerek duyulmaz. Böylece hasta narkozun etkilerinden kurtulmuş olur.
    • Çok kısa süren müdahalenin ardından hasta odasına alınır, kısa bir gözlem süresinin ardından aynı gün taburcu edilmektedir.
    • Hasta aynı gün muayene olup ardından operasyon olabilir.
    • Operasyon sonrası tüm yakınmalar azalarak tamamen ortadan kaybolur.

    Merkezimizden Fotoğraflar

    Web ve Yayın Kurulu
    Op. Dr. Alp Oran
    Oluşturma Tarihi : 05.12.2023
    Güncelleme Tarihi : –

    Bu web sayfasındaki içerikler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için kullanılamaz. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.