Dış gebelik nedir? Neden olur? Tedavisi nasıl yapılır?

Gebelik süresi boyunca hem bebeğin hem de annenin sağlık durumu sürekli takip edilmelidir. Bunu yapan ve bu alanda uzmanlaşan kadın – doğum uzmanları birçok teknik ile bu işlemi profesyonel bir şekilde yapar.

Gebelik takibi hamileliğin ilk günlerinde çok sık şekilde yapılırken, ilerleyen dönemlerde eğer düzenli bir süreç yaşanıyorsa biraz seyrek devam eder. İlk günlerde en az 2 haftada bir süren bu takip süreci, birkaç ay sonra ayda bir görüşmeye kadar düşer. Gebelik takibi sırasında ultrason ve çeşitli testler yaparak hamileliğin sorunsuz ilerlediğine ve annenin, bebeğin sağlıklı olduğuna dair net görüşler edinilmeye çalışılır.

Ancak gebelik süreci her zaman olumlu bir şekilde yürümeyebilir. Zaman zaman gebelik belirtilerinin görüldüğü ancak gerçek bir hamilelik sürecinin yaşanmadığı durumlar da gözlemlenebilir. Dış gebelik adı verilen bu rahatsızlık doktorlar tarafından ele alınır ve tedavi edilir.

Dış gebelik nedir?

Dış gebeliğin başlangıç süreci normal şekilde başlar. Kadının ürettiği yumurta erkeğin spermi ile buluşur ve döllenir. Bu da hamilelik için tüm şartların oluştuğu anlamına gelir. Ancak bu noktada yumurta rahmin iç yüzeyine tutunmak yerine uterus adı verilen boşluğa yerleşir ve burada büyümeye başlar. Bu da dış gebelik olarak tabir edilen sürecin başlaması anlamına gelir. Dış gebelikte olsa bebeğin olup olmayacağını soran birçok hasta oluyor. Bu durumda yumurtanın yanlış yere yerleşmesi sonucunda ne yazık ki bebek dünyaya gelemez.

Dış gebelik ilk zamanlar anlaşılmayabilir. Normal gebelik belirtileri gözlemlendiği için kişi kendisini hamile zannedebilir. Bu dönem içerisinde yapılan gebelik testleri de pozitif çıkar.

Dış gebelik belirtileri nelerdir?

Genel olarak kadın vücudu hamileliğe hazırlanır. Ancak fallop tüpüne tutunamayan döllenmiş yumurta burada kanama oluşturabilir.  Bu da kadınlarda tuvalete çıkma dürtüsü oluşturur. Buna ek olarak kilo kaybı, baş dönmesi ve bayılma gibi durumlar dış gebeliğin belirtileri arasında yer almaktadır.

Dış gebelik neden olur?

Dış gebeliğin en büyük nedeni fallop tüplerinin iltihap veya benzeri bir rahatsızlık sonucunda zarar görmesi sonucunda olur. Fallop tüplerinin zarar görmesine bel soğukluğu, klamidya gibi hastalıklar sebep olabilir. Bunun yanı sıra kadınsal hormonlarda dengesizlik oluşması, ilişki sonrasında döllenen yumurtanın normalin dışında gelişim göstermesi gibi sebepler de dış gebeliğin nedenleri arasında sayılabilir.

Dış gebelik nasıl anlaşılır?

Dış gebelik pelvik muayene sırasında belirlenen sorunlar sırasında oluşan şüphe ile kan testi ve ultrason sonuçlarında anlaşılır. Bu bağlamda tek başına pelvik muayene dış gebeliği belirlemeye yardımcı olmaz.

Dış gebelik tedavisi nasıl yapılır?

Dış gebeliğin tedavisi öncelikle döllenmiş yumurtanın çıkartılması ile başlar. Çünkü bu kadının hayatını doğrudan etkiler ve riske eder. Dış gebeliğin keşfinin zamanlamasına bağlı olarak tedavide ilaç, laparoskopik cerrahi ya da abdominal cerrahi gibi yöntemler kullanılır. Dış gebeliğin mutlaka tedavi edilmesi gerekiyor.

Dış gebelik, bilinen hamilelik gibi başlayan ancak sonucunda istenmeyen bir duruma dönüşen bir durumdur. Döllenmiş yumurtanın uterusun dışında gelişmeye başlaması sorununa dış gebelik adı verilir.

Genellikle döllenmiş yumurta, rahmin iç yüzeyine yapışması ve orada büyümesi gerekirken, dış gebelikte bu olmaz. Bu durum, genellikle fallop tüplerinde meydana gelir, ancak döllenmiş yumurta karın boşluğu, serviks gibi diğer bölgelere de yerleşebilir. Bu durumda dış gebelik gerçekleşmiş olur.

Dış Gebelik Nasıl Teşhis Edilir?

Dış gebelik teşhisinin sağlıklı bir şekilde yapılabilmesi için birkaç yöntem kullanılır. Öncelikle hastanın öyküsü dinlenir ve ilk muayene yapılır. Ardından Beta hCG kan değerlerine bakılır. Normal gebelikte bu değerler artar ancak dış gebelikte bu durum normalden çok daha az artar. Ardından ultrason görüntülemesi kullanılır. Eğer ultrasonda çok fazla veri elde edilemezse laparoskopi uygulaması ile teşhis yapılabilir.

Dış Gebelik Ne Zaman Ortaya Çıkar?

Dış gebelik, genellikle gebeliğin hemen başlarında ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla hamileliğin ilk 6 ila 10’uncu haftaları arasında teşhisi gerçekleşebilir. Ancak zaman zaman dış gebeliğin daha erken ya da geç ortaya çıktığı da görülmektedir.

Dış gebelik ne kadar erken teşhis edilirse o kadar iyi olur. Bu aynı zamanda tedavi sürecinin de erkende başlaması anlamına gelir.

Dış Gebelik Tedavi Seçenekleri Nelerdir?

Dış gebelikte öncelikle gözlem yapılması gerekmektedir. Bazı dış gebeliklerde erken dönemde kendiliğinden sonlanma söz konusu olabilir. Bu arada fetüsün büyümesini durdurmak için doktor tarafından çeşitli ilaçlar reçete edilebilir. Eğer kendiliğinden gebeliğin sonlanması söz konusu değilse de cerrahi müdahale ile gebelik sonlandırılır.

Dış Gebelik Kimlerde Görülür?

Dış gebeliğin görüldüğü kişilerde genellikle daha önce dış gebelik öyküsü olmaktadır. Çünkü daha önce bu durumla karşılaşmış olan kişilerde yeniden karşılaşılması söz konusu olabilmektedir. Bununla birlikte daha önce yaşanmış öyküsü olsa da ilerleyen dönemlerde normal gebelik dönemi geçiren kadınlar da vardır.

Dış Gebelik Risk Faktörleri Nelerdir?

Dış gebelikte risk faktörleri arasında şunları sayabiliriz:

• Fallop tüplerinde problem
• Pelvik inflamatuar hastalık
• Cerrahi müdahale
• Yaş
• Sigara kullanımı

Dış Gebelik Acil Bir Durum Mudur?

Dış gebelik acil bir durum olarak bilinmektedir. Anne adayı için ciddi sağlık sorunlarının başlamasına neden olabilir. Dış gebelikte oluşan riskleri şu şekilde sıralayabiliriz:

• Kanama ve iç kanama
• Ağrı
• Komplikasyonlar

Dış Gebelik Sonrası Yeniden Hamile Kalabilir Miyim?

Dış gebelik geçiren bir kadın daha sonra elbette hamile kalabilir. Ancak bu aşamaya geçmeden önce jinekoloğun gözlemi altında olmanız ve sıkı takip edilmeniz dış gebelik riskini ciddi anlamda azaltacaktır.

Dış Gebelik İyileşme Süreci Ne Kadar Sürer?

Dış gebelikte iyileşme süreci kişiden kişiye göre değişmektedir. Bunda tedavi sürecinin de etkisi bulunmaktadır.

Dış Gebelik Tehlikeli mi?

Dış gebelik kadının hayatını riske atan ve bazen kayıplara varan ciddi bir rahatsızlıktır. Bu nedenle kesinlikle arka plana atılamamalı ve tedavi edilmelidir.