Saç dökülmesi hem erkekler hem de kadınlar için önemli bir estetik ve psikolojik sorun oluşturur. Genetik faktörler, hormonal değişimler, stres, beslenme eksiklikleri ve çevresel faktörler saç dökülmesinin başlıca nedenleri arasında yer alır. Bu sorunla mücadele etmek için geliştirilen yenilikçi yöntemlerden biri olan kök hücre tedavisi, saç dökülmesini durdurma ve saç büyümesini yeniden canlandırma potansiyeline sahiptir. Son yıllarda bu tedavi yöntemi, cerrahi müdahaleye gerek kalmadan etkili sonuçlar sunmasıyla dikkat çekmektedir.

Kök hücre tedavisinin temelinde, vücudun kendini yenileyebilme kapasitesinden faydalanmak yatmaktadır. Saç köklerinin yenilenmesini sağlamak için kök hücrelerden yararlanmak, modern biyoteknolojinin geldiği noktayı temsil etmektedir. Bu makalede, kök hücrenin tanımı, elde edilme yöntemleri, saç tedavisinde uygulanışı ve hangi durumlarda uygun bir seçenek olduğu detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

Saç Dökülmesi Kök Hücre Tedavisi ile Durur mu?

Kök hücre tedavisi, saç dökülmesini durdurma konusunda umut vadeden bir yöntemdir. Saç dökülmesi genellikle saç köklerinin zayıflaması ve zamanla inaktif hale gelmesi sonucu oluşur. Kök hücre tedavisi, zayıflamış saç köklerini aktive ederek yeniden büyüme döngüsüne dahil etmeyi amaçlar. Ayrıca, saç dökülmesine yol açan iltihaplanma ve doku hasarı gibi faktörlerin azaltılmasına yardımcı olur.

Bilimsel çalışmalar, kök hücre tedavisi uygulanan bireylerde saç dökülmesinin yavaşladığını, hatta durduğunu göstermiştir. Tedavi, mevcut saç köklerinin korunmasına ve yeni saç oluşumunun desteklenmesine olanak tanır. Ancak bu yöntemin etkinliği, bireyin genetik yatkınlığı, saç dökülme tipi ve tedavinin erken evrede uygulanması gibi faktörlere bağlıdır.

Kök Hücre Nedir?

Kök hücreler, vücudun temel yapı taşları olarak tanımlanır ve kendilerini yenileme ile farklı hücre türlerine dönüşme yeteneklerine sahiptir. Bu hücreler, dokuların onarımı ve yeniden yapılanması için kritik bir role sahiptir. Kök hücreler, iki ana türe ayrılır:

  1. Embriyonik Kök Hücreler: Embriyonik gelişim sırasında oluşan bu hücreler, vücuttaki tüm hücre türlerine dönüşme kapasitesine sahiptir.
  2. Erişkin Kök Hücreler: Erişkin dokularda bulunan bu hücreler, genellikle belirli bir dokunun yenilenmesi ve onarımı için özelleşmiştir. Saç tedavisinde genellikle erişkin kök hücreler kullanılır.

Saç kök hücre tedavisinde kullanılan hücreler, genellikle bireyin kendi vücudundan alınır. Bu, tedavinin biyolojik uyumunu artırır ve bağışıklık sisteminin olumsuz tepkilerini önler.

Kök Hücre Nasıl Elde Edilir?

Kök hücreler, vücudun çeşitli bölgelerinden elde edilebilir. Saç tedavisinde en yaygın kullanılan kaynaklar şunlardır:

  1. Adipoz (Yağ) Dokusu: Vücudun yağ dokuları kök hücre açısından zengindir. Özellikle karın bölgesinden alınan yağ dokusu, minimal invaziv yöntemlerle işlenerek kök hücreler ayrıştırılır.
  2. Kemik İliği: Kemik iliği, yüksek miktarda kök hücre içerir. Ancak bu yöntem, yağ dokusuna göre daha invazivdir ve genellikle alternatif bir kaynak olarak değerlendirilir.
  3. Kan Yoluyla Elde Edilen Hücreler: Platelet Rich Plasma (PRP) tedavisi ile kombine edilerek kullanılabilir.

Elde edilen kök hücreler, laboratuvar ortamında özel işlemlerden geçirilir ve aktif hale getirilir. Daha sonra saçlı deriye enjekte edilerek tedavi sürecine başlanır.

Kök Hücreli Saç Tedavisi Nasıl Yapılır?

Kök hücre tedavisi, genellikle aşağıdaki adımlarla gerçekleştirilir:

  1. Kök Hücre Toplama: Hastadan yağ dokusu veya kemik iliği gibi kaynaklardan kök hücreler alınır. Bu işlem genellikle lokal anestezi altında yapılır.
  2. Laboratuvar İşlemleri: Alınan hücreler, özel bir ayrıştırma ve aktivasyon işlemine tabi tutulur. Bu süreçte kök hücrelerin yoğunlaştırılması sağlanır.
  3. Enjeksiyon: Hazırlanan kök hücreler, saç dökülmesinin yoğun olduğu bölgelere ince iğnelerle enjekte edilir. Bu işlem genellikle bir saatten kısa sürede tamamlanır.
  4. İyileşme Süreci: Tedavi sonrası hastalar günlük aktivitelerine hemen dönebilir. Saç dökülmesinde azalma ve yeni saç oluşumu, birkaç ay içinde gözlemlenebilir.

Tedavi, genellikle tek bir seansla tamamlanır, ancak bazı durumlarda birkaç ek seans gerekebilir.

Kök Hücre ile Saç Tedavisi Kimler için Uygundur?

Kök hücre tedavisi, saç dökülmesinin erken evrelerinde olan bireyler için en etkili sonuçları sunar. Ancak tedaviye uygunluk, kişisel değerlendirmelere bağlıdır. Genel olarak uygun adaylar şunlardır:

  1. Androgenetik Alopesi Hastaları: Genetik saç dökülmesi sorunu yaşayan bireyler, bu tedaviden büyük fayda görebilir.
  2. Kadınlarda Saç Dökülmesi: Hormonal dengesizlik veya stres kaynaklı saç dökülmesi olan kadınlar için uygundur.
  3. Kısmi Saç Kayıpları: Tüm saç köklerini kaybetmemiş, ancak belirli bölgelerde saç yoğunluğu azalmış bireylerde etkili sonuçlar alınabilir.
  4. Saç Kökleri Hala Aktif Olan Hastalar: Saç köklerinin tamamen inaktif olmadığı durumlarda başarı oranı daha yüksektir.

Tedavi öncesinde uzman bir hekim tarafından detaylı bir değerlendirme yapılması önemlidir. Bu değerlendirme, kişinin saç dökülme nedeni ve genel sağlık durumu üzerine yoğunlaşır.

SAÇ EKİMİ HAKKINDA ÜCRETSİZ BİLGİ ALMAK İÇİN BİLGİLERİNİZİ BIRAKIN, BİZ SİZİ ARAYALIM !

    Lütfen saçlarınızın ön, arka ve üstten fotoğraflarını yükleyiniz...

    Neden Türkiye?

    Türkiye son zamanlarda sağlık turizmi ve saç ekimi konusunda dünyadaki lider ülkelerden biri konumuna gelmiştir. Bunda hem doktorların tecrübesi ve kullandığı teknolojiler hem de diğer ülkelere göre işlemlerin daha ekonomik olmasının büyük rolü vardır. Ayrıca İstanbul tarihi, kültürel ve turistik açıdan görülmesi gereken güzel bir şehirdir. Kaş Tıp Merkezi evsahipliğinde hem saç ekiminizi gerçekleştirebilir, hem de kalan zamanınızda İstanbul’un tadını çıkarabilirsiniz.

    Neden Kaş Tıp Merkezi ?

    Kaş Tıp Merkezi, İstanbul Atatürk Havalimanına 6 km mesafede, birçok 4 – 5 yıldızlı otelin merkezinde bulunmaktadır. Sağlık bakanlığı tarafından A sınıfı Cerrahi Tıp Merkezi olarak ruhsatlandırılmıştır. Bu ruhsat Türkiye’de sağlıkta kalite açısından en üst seviyedeki tıp merkezlerine verilmektedir. 1997 yılında kurulan merkezimizin 21 yıllık tecrübesi mevcuttur. Sağlık kadromuz, konusunda uzman ve yüksek nitelikli kişilerden oluşmaktadır.

    6500 m2 kapalı alanda sadece saç ekimi değil, birçok tıbbi alanda hizmet verilmektedir.

    Saç ekiminde  ekilecek alanın doğru planlanması, greftlerin toplanması, ekim yapılırken saç yönünün ve yoğunluğunun ayarlanması sonuçların doğallığı açısından çok önemlidir. Bu konuda tecrübeli ekibimiz sizler için gerekenin en iyisini yapacaklardır.

    Saç ekiminden sonra iyileşme sürecinin en önemli zamanı olan ilk 12 saati hastalarımız kurumumuzda, bizim kontrolümüz altında geçirmektedir. Takviye oksijen tedavileri ile iyileşme süreci hızlanmakta, kanda artan oksijen seviyesi sayesinde ekilen greftler maksimum verimle beslenmektedir.

    Saç Ekimi planlaması nasıl yapılacak?

    İlk olarak telefon, whatsapp veya e-mail yoluyla bizimle iletişime geçip fotoğraflarınızı gönderdikten sonra, ücretsiz bir ön görüşme yapılacaktır. Saç ekimine uygun olduğunuz kararlaştırılıp randevu ayarlandıktan sonra, kesin geliş tarihinizle ilgili bize bilgi vermeniz gerekmektedir. Bunun için uçak biletinizin fotoğrafını rica etmekteyiz.

    İstanbul Atatürk Havalimanı’nda ekibimiz tarafından karşılanarak hastanemize getirileceksiniz. Kayıt işlemlerinin ardından süreç işlemeye başlayacaktır.

    Saç ekimi sonrası 1 gece hastanemizde misafir edileceksiniz. Birçok kurum saç ekimi sonrası hastayı hemen taburcu etmektedir ancak biz daha titiz davranarak hastamızın 1 gece hastanemizde kalmasının, ekim sonrası sağlık takipleri açısından daha uygun olduğunu düşünmekteyiz. Ertesi gün kontrolünüz ve pansumanınız yapılarak hastaneden taburcu edilerek otelinize transfer edileceksiniz. Ekim sonrası 3. Gün otelinizden alınarak hastaneye getirileceksiniz ve hastanede ilk saç yıkamanız yapılacak ve nelere dikkat edeceğiniz anlatılacak.  2 gece 4 -5 yıldızlı otelde oda & kahvaltı konakladıktan sonra, yine ekibimiz tarafından havalimanına transfer edileceksiniz.

    saç dökülmesi tedavisi

    Fiyat Neleri İçeriyor ?

    • Havalimanından hastaneye transfer
    • Ekim öncesi yapılan kan tahlilleri
    • Saç ekimiyle ilgili tüm tıbbi giderler
    • Ekim günü hastanede öğle ve akşam yemeği, ertesi gün kahvaltı
    • Ekimden sonraki gün pansuman
    • Saç ekimi sonrasında kullanılacak ilaç, şampuan ve losyon
    • Ekimden sonraki 3. Gün ilk yıkama için otel – hastane – otel transferleri
    • 2 gece 4 -5 yıldızlı otelde oda & kahvaltı konaklama
    • Otelden havalimanına transfer

    SAÇ EKİMİ YAPTIĞIMIZ BAZI HASTALARIMIZ
    (LÜTFEN OKU SAĞA-SOLA KAYDIRINIZ…)

    saç ekimi öncesi sonrası
    saç ekimi öncesi sonrası
    saç ekimi öncesi sonrası
    saç ekimi öncesi sonrası
    saç ekimi öncesi sonrası

    Erkeklerde, tepe ve alındaki saç kökleri testesteron hormonuna duyarlı olduğu için zamanla dökülürler. Ancak ense bölgesindeki saç kökleri, bu hormona duyarlı olmadığından dökülmez. Yani ensedeki bu saçlar güçlüdür. Saç ekimi , ense bölgesindeki bu saç köklerinin ihtiyaç duyulan kelleşmiş bölgeye ekilmesidir. Ekilen bu saçlar testesterona duyarlı olmadığından ekimden sonra dökülme olmaz.

    Hastalar saç ekimi konusunda araştırma yapmaya başladıklarında akıllarına gelen ilk soru kendilerine kaç adet saç kökü ekileceğidir. Bu noktada greft terimiyle karşılaşırlar. Greft, saç ekiminde kullanılan yapının adıdır. Bu yapıda saç kökleri ve bir miktar deri bulunmaktadır. Tek bir greft içinde iki – üç hatta dört saç kökü bulunabilir.

    Saç ekimi işlemi her hastanın saç yapısına özel olarak uzman ellerde yapılmalıdır.

    FUE (Follicular Unit Extraction) dünyada ve Türkiye’de saç ekimi işleminde yaygın olarak kullanılan tekniğin adıdır. FUE tekniği adını ekim işleminde kullanılan mikromotor veya diğer greft alma tekniğinden almıştır.

    FUE olarak adlandırılan teknikte, dökülmeye dayanıklı bölgeden mikromotorlar yardımıyla alınan greftler, ihtiyaç duyulan bölgeye ekilmektedir. FUE tekniği hem acısız bir işlem olması, hem de elde edilen başarılı sonuçlar nedeniyle günümüzde en sık kullanılan saç ekim yöntemlerinden birisidir.

    Saç ekiminin ardından ilk 12 saat iyileşme süreci açısından kritik önem taşımaktadır. Kaş Tıp Merkezi saç ekimi hastalarını 1 gece kurumda konaklatan Türkiye’deki tek kurumdur. Bu sayede iyileşme süreci hastanede kontrol altında başlamaktadır. Oksijen tedavisi gibi destekleyici tedavilerle dokunun beslenmesi ve iyileşmenin hızlanması sağlanmaktadır.

    Greftlerin alınacağı ense bölgesi mutlaka traş edilmelidir. Ancak ekim yapılacak alan küçükse ve ekimi engellemeyecekse bu bölge traş edilmeden de ekim yapılabilir.

    DHI, kalem yöntemi veya Choi İmplant denilen başka bir yöntem daha vardır. DHI (Direct Hair Implant) tekniğini FUE tekniğinden ayıran en belirgin özellik saç köklerine kanal açma işlemi yapılmadan özel uçlu kalem (Choi implanter) yardımıyla deriye ekilmesidir. DHI kalem tekniği olarak da adlandırılır.

    Operasyon işlemleri kanal açılmaması dışında FUE tekniğiyle aynıdır. Saç kökleri özel uçlu bir cihaz ile ekim yapılacak bölgeye eklenir. “Implanter” ince ve sivri uçlu yapılı fakat yapısı gereği içine kolaylıkla saç kökü yerleştirilebilen bir uca sahiptir.

    Ekim işlemi FUE tekniğine göre daha uzun, zahmetli ve maliyetlidir. Alınan sonuçlarda ise iki yöntem arasında belirgin bir farklılık yoktur. Sonucun iyi olması için tecrübeli ellerde yapılması şarttır. Hastanemizde tüm yöntemlerle ekim yapılabilmektedir.

    Öncelikle kişide herhangi bir hastalık olup olmadığı tespit edilir. Kan tahlilleri yapılarak saç ekimine uygun olup olmadığına bakılır.

    Sonrasında hastanın saçı traş edilir. Hastaya steril önlük giydirilir ve saç ekim salonuna alınır.

    Ekim sırasında ihtiyaç halinde ilaç verilebilmesi için damar yolu açılır.

    Ekimin doğal görünmesi için gereken en önemli nokta alın ön çizgisinin doğru planlanmasıdır. Uzmanlarımızın tecrübesi sayesinde bu planlama başarıyla gerçekleştirilmektedir.

    Hasta yüzükoyun yatırılarak saç derisine lokal anestezi uygulanır. Bu sayede hasta işlem esnasında bir ağrı duymaz.

    Donör bölge dediğimiz ense bölgesinden greftler toplanmaya başlanır. Bu işlem alınan greftlerin sayısına göre 2 -3 saat sürmektedir. Toplanan bu greftler özel bir solüsyonda petri kutularına alınır.

    Daha sonra ekim yapılacak alanda saçların çıkma yönüne uygun şekilde kanallar açılır. Bu işlem 1 – 1.5 saat arası sürer.

    Son aşama olarak da açılmış bu kanallara ense bölgesinde alınmış saç kökleri yerleştirilir. Bu işlem de 2 ila 3.5 saat arası sürmektedir.

    Tüm bu süreçler toplanan ve ekilen greft sayısına bağlı olarak değişkenlik göstermektedir.

    Saç ekimi sonrasında greft alınan veya ekilen bölgede hiç bir şekilde yara izi kalmamaktadır. Ancak daha önce de bahsettiğimiz gibi profesyonel olmayan ellerde yapılan ekimlerde, alınan greftlerin boyutları ve yoğunluğu ayarlanamazsa saç derisinde izler kalmasına neden olunabilir.

    Bu işlem sırasında lokal anestezi kullanılarak saç derisi uyuşturulur. Dolayısıyla greft alımı ve ekimi sırasında hasta hiçbir sızı hissetmemektedir. Ekim esnasında hasta isterse akıllı telefonuyla zaman geçirebilir, TV seyredebilir, müzik dinleyebilir, kitap veya dergi okuyabilir.

    Bu kişinin ense bölgesindeki saçların kapasitesiyle doğru orantılıdır. Ensedeki saç yoğunluğuna göre bir gün içerisinde 6000 grefte kadar saç nakli gerçekleştirilebilir.

    Saç ekimi operasyonunda, ekim sonrası dönem de ekim kadar önem arz eder. Operasyon sonrasında ekim yapılan bölge bandajlanmadan açıkta bırakılmalı ve hava alması sağlanmalıdır. Böylece bölge hava alarak kolayca kabuklanacak ve kendi içerisindeki saç köklerini beslemeye devam edecektir. Ekim yapılan alan 1 hafta boyunca hiçbir yere sürtülmemelidir. Ayrıca bölge travmaya neden olabilecek darbelerden de korunmalıdır. Kan dolaşımını arttıracak aktif spor gibi aktivitelerden uzak durulmalıdır. Saç ekilen bölgenin sürtünmeden korunması için hastaya ilk 2 gün oturur pozisyonda uyuması tavsiye edilmektedir. Ekimden sonraki gün hastaya kontrol ve pansuman yapılır. Ardından ikinci gün ilk yıkaması yapılarak, hastanın sonraki süreçlerde saçlarını yıkarken dikkat etmesi gereken noktalar hastaya anlatılır. Yıkama yapılırken en kritik nokta tırnak kullanılmaması, kabukların soyulmaya çalışılmamasıdır. Ekimden bir süre sonra saçlar dökülme sürecine girer. ‘Şok dökülme’ olarak adlandırılan bu dönem 1-3 ay arası sürebilir. Bu dönemin ardından saçlar kalıcı olarak çıkmaya başlar.

    10-12 ay içinde ekim yapılmış saçın son halini görebiliriz.

    Saç ekimi yaptıran kişiler işlemden 15 gün kadar sonra denize veya havuza girebilir.

    Operasyondan yedi gün sonra yürüyüş ve hafif egzersizler yapabilir, 2 ay sonra da her zaman yaptığınız sporları yapabilirsiniz.

    Tıbbi olarak operasyondan hemen sonra sosyal yaşantınıza dönebilirsiniz. Ense bölgesindeki verici alanda ve saç naklinin gerçekleştirildiği bölgedeki kabuklanma bir hafta içinde kaybolur. Bazı kişiler kabukların dökülmesi için gereken bu süreden sonra işe dönmeyi tercih ederler. Bu tamamen kişinin tercihine kalmış bir durumdur.

    Saç ekimi erkek hastalarda olduğu gibi kadın hastalarda da başarıyla uygulanarak yüz güldürücü sonuçlar elde edilmektedir.

    Evet, yapılabilir. Merkezimizde kaş ve sakal ekimi de başarıyla yapılmaktadır.

    Sakal ekimi saç ekimi gibi değerlendirilmemelidir. Çünkü sakal yoğunluğu kişiden kişiye değişim göstermektedir ve her hasta birbirinden farklı bir görünüm isteyebilir. Eğer hastada belirli bir bölgede sakal kaybı varsa o bölgenin büyüklüğüne ve sakalın genel sıklığına göre planlama yapılmaktadır. Hiç sakalı olmayan bir hastada ise istenen sakal yoğunluğuna göre 1000-3000 kök ile başarılı bir ekim gerçekleştirilebilir. Sakal ekimi için ense bölgesinin hemen üzerindeki saç kökleri kullanılır. Ayrıca bu ekim için ensenin alt kısmındaki istenmeyen kıl kökleri de sakalı sıklaştırmak için kullanılarak o bölgede kalıcı bir epilasyon sağlanabilir.

    Öncelikle yüze uygun, doğal görünecek kaş şekli belirlenir ve çizilir. Daha sonra kafanın arka kısmındaki donör alandan greftler alınır. Ardından ekilecek bölgede kaşın yönüne uygun şekilde kanallar açılır. Kaşın doğal yapısına uygun tek kıl içeren greftler, kaşın çıkma yönüne uygun şekilde bu kanallara ekilir. Aynı saç ekiminde olduğu gibi kaş ekiminde de 3-4 hafta içinde dökülme olur. Ancak altı ay sonra kaşlar yoğun ve güzel bir şekilde görülmeye başlar. Ancak burada önemli olan nokta, ekilen saçlar zamanla uzayacağından ortalama 2 haftada bir kaş boyuna uygun şekilde kısaltmak gerekmektedir.

    Ameliyattan 10 gün öncesinden başlayarak ASPİRİN ya da kan sulandırıcı herhangi bir ilaç alınmaması gerekir. 1 hafta öncesinden alınmaması gereken diğer ilaçlar ise şunlardır :

    • Omega-3 ve balık yağı kapsülleri
    • Antiinflamatuvar İlaçlar
    • Bitkisel çaylar
    • Ameliyattan 3 gün öncesine kadar alkol alınmaması gerekmektedir.

    DİKKAT ! : Herhangi bir hastalığınız veya kullandığınız bir ilaç varsa mutlaka doktorunuza bilgi veriniz !

    Donör bölgede yeterli saç bulunmayanlara, malign veya iyi huylu tümörleri olanlara, özellikle pıhtılaşma faktörlerini yetersizleştiren kan hastalıkları olanlara, akut veya kronik enfeksiyona sahip olanlara, Alopesi Areata hastalığı olanlara ve 18 yaşının altında olanlara saç ekimi yapılmamaktadır.

    EKİBİMİZ

    Uzm. Dr. Sibel L. Kaş
    Uzm. Dr. Sibel L. KaşMedikal Estetik Uzmanı
    Dr. Aziz Kaş
    Dr. Aziz KaşMedikal Koordinatör
    Evin Akbal
    Evin AkbalBaşhemşire

    MERKEZİMİZDEN FOTOĞRAFLAR

    Web ve Yayın Kurulu
    Dr. Aziz Kaş
    Oluşturma Tarihi : 01.02.2025
    Güncelleme Tarihi : –

    Bu web sayfasındaki içerikler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için kullanılamaz. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

    SAÇ EKİMİ HAKKINDA DETAYLI BİLGİ ALMAK İÇİN BİLGİLERİNİZİ BIRAKIN, BİZ SİZİ ARAYALIM !

      Lütfen saçlarınızın ön, arka ve üstten fotoğraflarını yükleyiniz...