VARİS TEDAVİSİ (SKLEROTERAPİ)
Toplardamarlar, kanı periferden kalbe doğru taşıyan damarlardır. Bu damarların içerisinde bulunan kapakçıklar, kan akışının kalbe doğru tek yönlü olmasını sağlar. Varis olarak adlandırılan hastalık, normal durumdaki toplardamarların, kapak yetersizliği nedeniyle zaman geçtikçe büyüyerek genişlemesidir. Bu hastalık sonucunda toplardamarlar geniş ve kıvrımlı bir hal alarak görevini yerine getiremez hale gelir.
Bu durum bazı hastalarda ciddi şikâyetler oluşturabilirken, bazılarında ise hiçbir şikâyet oluşturmayabilir. Varis toplumda her beş veya altı kişiden birinde görülen, çok sık rastlanan bir hastalıktır. Varisli damarlar gözle görülebileceğinden, hatta büyük olanları parmakla hissedilebileceğinden, teşhisi oldukça kolaydır. Varislerin şikâyet oluşturmadığı kimi hastalarda bu sadece kozmetik bir sorun olarak düşünülebilir, ancak kimi hastalarda varis ile birlikte bacaklarda ağrı, yorgunluk, yanma, kramp ve ayak bileğinde şişlik gibi şikâyetler oluşturarak, kişinin hayat kalitesini etkileyebilir. Müdahale edilmeyen ve büyüyen varisler bazen pıhtılaşabilir, kanayabilir hatta ayak bileğinde yaralar oluşturabilir.
Varisler büyük varis, orta boy varis ve kılcal varisler olarak üçe ayrılmaktadır.
Bu hastalık her kişide görülebilir, ancak varis görülme ihtimalini arttıran bazı etmenler şunlardır :
Ailesinde varis olanlarda (kalıtımla geçer)
Kadınlarda
Doğum yapmış olanlarda (özellikle 2 ve daha fazla doğum yapmış olanlarda )
Kilolu insanlarda (özellikle bayanlarda)
İşi gereği uzun süre ayakta kalan (öğretmenler gibi) ya da uzun süre oturanlarda daha sık görülür.
Varis sizde yakınma oluşturuyor ya da görüntüsü sizi rahatsız ediyorsa tedavi önerilir.
VARİS TEDAVİSİ
Varis tedavisinde uygulanan birçok yöntem olmasına karşın, Skleroterapi yöntemi varis tedavisi yöntemleri arasında en güveniliri olarak öne çıkmaktadır.Variste iğne tedavisi olarak da bilinen Skleroterapi yönteminde, varis damarı içine bir ilaç enjekte edilerek bu damar yok edilmektedir. Eğer ilaç köpürtülerek verilirse buna köpük tedavisi denir. Aslında bu da bir tür skleroterapidir. İlaç damara verildikten sonra damarın iç kısmını etkiler ve damarın kapanmasını ya da yok olmasını sağlar.
Varis damarları vücuda gereken damarlar değildir. Bu nedenle iptal edilmeleri kişiye hiç bir zarar vermez, tersine varise ait şikayetler ortadan kalkar.
Tedaviden sonra damar hemen kapanır ama görüntünün tamamen kaybolması zaman alır. Bu süre bireyden bireye değişkenlik gösterir ve bazen varisin tümüyle kaybolması birkaç ayı bulabilir. Skleroterapi hem kılcal varis, hem orta boy varis, hem de büyük varis tedavisinde kullanılır. Ama ana damar tedavisinde (safen toplardamarı) önerilmez.
Asıl kullanımı, kılcal varis ve orta boy varis tedavisidir. Bu iki grup varis tedavisinde bilinen en etkili yöntemdir ve tedavide ilk seçenektir.
Büyük varis tedavisinde damar içi lazer ya da RF yöntemiyle ana damar tedavi edildikten sonra kalan büyük varislerin tedavisinde yardımcı tedavi olarak da kullanılır.
UYGULAMA
Skleroterapi genel anestezi gerektirmeyen bir işlemdir.
Skleroterapi için çeşitli solüsyonlar kullanılmaktadır. Çap farkları nedeniyle varis ve kılcal damarlara verilen kimyasal maddenin konsantrasyonu değişkenlik göstermektedir. Skleroterapi işlemi, oldukça kısa sürede yapılan bir işlemdir Genelde uygulama seanslar halinde 20-30 dak sürer. Seans sayısı varislerin yoğunluğuna göre değişkenlik gösterir. Hastalar günlük aktivitelerine hemen dönebilirler. Uygulama bölgesinde oluşan kızarıklık ve kaşıntı hissi 24 saat içerisinde ortadan kalkmaktadır. Tam iyileşme ise bireysel farklılıklar gösterse de ortalama 4 – 6 hafta kadar sürebilmektedir.
YAN ETKİLER
Çok nadiren de olsa hafif ağrı ve morarma gibi yan etkiler olabilir. İşlemin büyük toplardamarlara uygulanması durumunda, varis içinde pıhtı ( tromboflebit) oluşumuna neden olabilir. Bu durum hem ağrıya hem de yara iyileşme sürecinin uzamasına neden olabilir. İlaç alerjisi, geçici ödem oluşması, şişlik ve ciltteki renk değişiklikleri görülebilen diğer yan etkilerdir.